İSTANBUL 1. AĞIR CEZA MAHKEMESİNE
DOSYA NO: 2024/74 E.
SUNAN: Adnan Oktar
MÜDAFİ: Av. Mert Zorlu
KONU: Kamuoyu nezdinde yakından takip edilen “Ekrem İmamoğlu Soruşturması” dahilinde çeşitli soruşturma ve kovuşturmalarda yaşandığı iddia edilen hak ihlalleri ve hukuksuzluklar, yaklaşık 8 yıldır müvekkile yönelik soruşturma ve kovuşturmalarda da bire bir aynı şekilde cereyan etmiştir. Bu konudaki 6. dilekçemiz, çok sayıdaki benzerlikten sadece biri olan “şüphelilerin paralarını sakladıkları, kaçırdıkları” iddialarının Sayın Mahkemenize sunumundan ibarettir.
“ŞÜPHELİLERİN PARALARINI SAKLADIKLARI, KAÇIRDIKLARI İDDİASI”
AÇIKLAMALAR:
2025 yılında Ekrem İmamoğlu Dosyası kapsamında yürütülen soruşturmada basına yansıyan bazı detaylar, bundan 8 yıl öncesinde Adnan Oktar Dosyasında yaşanan bazı hukuk ihlalleriyle bire bir paralellikler göstermektedir. Sayın Ekrem İmamoğlu’nun tutuklu olarak cezaevinde bulunduğu dönemde basına yansıyan çeşitli haberlerde, İBB soruşturmasında adı geçen şüphelilere ait olduğu ileri sürülen paralarla ilgili olarak «kaçırıldı», «bulundu», «saklandı» gibi başlıklara sıklıkla yer verilmiştir. Elbette bu iddialarla ilgili olarak nihai kararı yargı verecektir. Burada önemli olan hiçbir delil olmadan insanları karalamanın bu derece kolaylaştırılmış olmasıdır. Kuşkusuz bunda en büyük sorumluluk 2018’den bu yana müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşlarına yapılan tüm hukuksuzlukları meşrulaştırmaya çalışanlarındır.

(Haber linki: https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/sarachane-de-16-ada-bulusmasi-tutuklu-aileleri-10-somut-talebi-kamuoyu-ile-paylasti-2458791 )

(Haber linki: https://www.haber7.com/guncel/haber/3580264-imamoglunun-paralari-avrupaya-nasil-kacirdigi-ortaya-cikti )
Müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşlarına yönelik hukuksuzlukların ve iftira kampanyalarının hepsi halkı yalana ve kumpasa inandırmak, hak ihlallerini normalleştirmek için sistemli bir şekilde desteklendi. Bu desteğin bilerek veya bilmeyerek parçası olan bazı basın inşa ettikleri sistemin bir gün kendilerini de mağdur edeceğini, müvekkil defalarca bu konuda uyarılar yapmış olmasına rağmen, hiç hesaba katmamışlardı. Şimdi maalesef bu çevreler müvekkilin uyarılarının ne kadar doğru olduğunu aynı düşünce ve inançtan oldukları kişiler de mağdur edilmeye başlayınca daha iyi anlamaktadırlar.

Bu haberlerdeki iddiaların benzerlerine, müvekkilin arkadaş grubuna yönelik gerçekleştirilen polis operasyonunun ardından da çok sık başvurulmuştur. Ancak iddianamede, basında büyük manşetlerle kamuoyuna aktarılan söz konusu iddiaların hiç birine yer verilmemiştir. Bununla birlikte İmamoğlu soruşturmasından farklı olarak, söz konusu iddiaların asılsız çıktığı hiç bir basın kuruluşu tarafından kamuoyuna duyurulmamıştır.
İddianameye dahi girmeyen, tamamen yalan üzerine kurulu, kamuoyunu yönlendirmek için yapılmış haberler

(Haber linki: https://www.ahaber.com.tr/gundem/2018/07/14/suc-yuvasinda-kepceli-kazi-polis-200-milyon-tlnin-pesinde)

(Haber linki: https://www.trthaber.com/videolar/adnan-oktarin-1-milyar-dolarlik-mal-varligi-39888.html)
SONUÇ
Güncel olarak devam etmekte olan Ekrem İmamoğlu Dosyası kapsamında yaşandığı iddia edilen, Adnan Oktar Davası dosyasıyla büyük benzerlikler gösteren, dosyanın sanıklarının, avukatlarının ve özellikle sol görüşlü basının dile getirdiği hukuka aykırılıklar hiçbir vatandaşa uygulanmamalıdır.
Öte yandan, mevcut durum için büyük bir tepki gösteren bir kısım akademisyenler, siyasetçiler ya da gazeteciler, benzerleri hatta çok daha ağırları müvekkile 7,5 yıldır uygulandığı halde bu hukuksuzluklara hiç ses çıkarmamışlardır. Hatta bir kısmı bu hukuksuzlukları olağanlaştırmaya çalışmış ve adeta alkışlamıştır.
Çok iyi bilindiği gibi Sayın Ekrem İmamoğlu’na, İBB yetkili ve çalışanlarına yönelik operasyonlarda kullanılan bazı yöntemler, bir süredir Türkiye’de “suç örgütü” kisvesi altında nasıl hukuki kurgu yapılabilir sorusunun cevabını vermektedir.
Elbette öne sürülen iddialar hakkındaki kararı Yüce Türk Mahkemeleri verecektir ve hiç kimse yargılanmaktan muaf değildir. Ancak adalet, hukukun ve yasaların titizlikle uygulanmasıyla tesis edilir. Benzer kurgu ve çok daha karanlık ve kapsamlı kumpaslar Adnan Oktar Davasında yaklaşık 8 senedir uygulanmaktadır.
Senaryoda hemen her detayın aynı olması, hiçbir yöntemin farklı uygulanmıyor olması, kumpasların zaten aleni hukuksuzluklarla hayata geçirilip her şeye rağmen uygulanıyor olduğunu göstermektedir. Durumun bu hale gelmesinde ise, hiç kuşkusuz, hukuksuzluk “kendilerinden olmayana” yapıldığında destekleyenlerin payı büyüktür.
Çünkü hukuksuzluk, göz ardı edilip desteklendiğinde ayırt etmeden herkesi kuşatan, bir felakete dönüşen bir çeşit kabustur. Müvekkil Adnan Oktar Türkiye’nin aydınlık geleceğinin bu hukuk kabusunun önüne geçilmesiyle mümkün olacağına güvenmekte ve Devletimizin vicdanının ve milletimizin irfanının üstün geleceğine inanmaktadır. Saygılarımızla bilgilerinize arz ederiz.12.12.2025
Adnan Oktar Müdafii Av. Mert Zorlu