Siyasete, Yumuşak Üslup Yakışır

By gundem
5 Min Read

Adnan Oktar’dan Duyurudur

Siyasette üslubun ve tavırların sertleşmesi, kaçınılmaz olarak halka yansıyan bir durumdur. Siyasiler birbirlerine karşı sevgisiz ve sert bir üslubu tercih ettiklerinde, bu durum kamuoyu nezdinde olumsuzluk, sevgisizlik, moral bozukluğu, öfke ve ümitsizlik olarak kendisini göstermektedir. Sevgisiz, mutsuz ve ümitsiz bir halk ise, şevksiz bir halktır. Milli, ailevi veya sosyal duygularında sorumsuz, isteksiz ve amaçsız bir hale gelir.

İşte bu nedenle siyaset üslubu, büyük sorumluluklar taşır.

Ülkemizde hali hazırda ciddi bir sevgisizlik ruhu hakimdir. Bu sorun, dizilerde, haberlerde, TV programlarında, filmlerde, şarkılarda hakim olan SEVGİSİZ ÜSLUP ile ciddi şekilde beslenmektedir.

İnsanların etraflarında sevgiden, şefkatten, merhametten, dostluktan, fedakarlıktan bahseden KİMSE BULUNMAMAKTADIR.

İnsanlar, izledikleri bu yayınlar ve haber programlarında sadece kavga, atışma, laf sokma duymakta, sayısız silahlı eylem seyretmekte, kavga ve nefretin her türlüsünü izlemektedir.

Dikkat edilirse şu anda, halkın tümünün üzerinde bir gerginlik hakimdir. İnsanlar, iyi bir şeyler duyamamanın, bir şeyler ümit edememenin sıkıntısını yaşamaktadırlar. Hangi kanalı açsalar, sevgisizlikle, belalarla, dertlerle karşılaşmaktadırlar. Etrafta mutlu, neşeli sevgi dolu insan yok denecek kadar azdır.

Özellikle gençler, gelecekten ve hayatlarından ÜMİTLERİNİ TAMAMEN KESMİŞ bir biçimde, günü kurtarmaya çalışmakta, yaşamak için hiçbir motivasyon BULAMAMAKTA, UMURSAMAZ VE İLGİSİZ bir ruh hali içinde BEKLENTİSİZ yaşamlarına devam etmektedirler.

Hemen her gün televizyon kanallarında akran zorbalığı ile ilgili haberler çıkmakta, gençler her vesilede birbirlerine öfke ve kavgayla karşılık vermekte, çocuklar arasında dahi cinayet vakaları çoğalmaktadır.

Sokak kavgaları, trafikte zorbalık, özellikle kadın cinayetleri gibi vakaların bu kadar yaygın hale gelmesinin ve bunların önüne geçilememesinin tek sebebi, toplum içinde yaygınlaşmış bu nefret duygusudur.

Bu durumun acilen değişmesi gerekmektedir.

İşte bu aşamada, SİYASETÇİLERİN ÜSLUBU çok büyük önem taşımaktadır.

Siyasette sert üslup, zannedildiği gibi siyasi liderlerin halka güç gösterisi olarak algılanmaz. Siyasette sert üslup, aslında bir nevi güçsüzlüktür. Yenişememe, üstün gelememe, bunun yerine kavga etme, çekiştirme, şikayet üzerine kurulu bir politika, siyasi faktörlerin güçsüzlüğünün bir simgesidir halk nezdinde. Çünkü halk, gerçekten kendilerini sevecek, kendilerine ümit vaat edecek ve gerçekten kendilerine hizmet getirecek siyasi arayışındadır. Bu özelliklerini ortaya çıkaramayıp sadece karşı tarafı kötüleyerek taraftar edinme çabasındaki örnekler, halk için geleceğe dair bir seçenek değildirler.

Ne yazık ki Türkiye’de siyaset, uzun bir zamandır, işte bu gergin politika üzerine yürütülmektedir. Siyasilerin sevgiden veya icraattan bahsetmek yerine muhaliflerini kötülemeleri üzerine kurulu konuşmaları, insanlar üzerindeki bıkkın ve sevgisiz ruh halini destekler mahiyette olmuştur.

Uzun zaman devam ettirilen bu üslup, halk üzerinde olumsuzluk dalgaları olarak kendini göstermiş ve artık insanlar, sevgiden ümitlerini kesmiş ve KENDİLERİNE SEVGİ SUNACAK, UMUT AŞILAYACAK bir siyasi partinin OLMADIĞINI dillendirir hale gelmişlerdir.

Ancak son dönemlerde bazı siyasetçilerin daha yumuşak bir tarzı benimsemeye başladıkları dikkat çekmiştir. Sn. Ekrem İmamoğlu ve eşi, Sn. Mansur Yavaş gibi kişilerin DAHA ILIMAN bir üslup kullanmaları karşısında, siyasetin tarzı da bir nebze değişmiştir. Bu tarz değişikliğinin ardından, Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan‘ın da son dönemlerde daha sakin açıklamalar yaptığı dikkat çekmektedir. Bunlar, ülkenin siyasi iklimi adına sevindirici gelişmelerdir.

Müvekkil Adnan Oktar’a göre, SİYASET; SEVGİ İLE YAPILMALIDIR. SEVGİNİN ÜSLUBU YUMUŞAKTIR. BAĞIŞLAYICIDIR, TOPARLAYICIDIR, SAKİN VE ÇÖZÜMCÜDÜR.

Sevginin üslubu oturduğunda, gergin, sevgisiz, sert bir üsluba geri dönüş kimse için mümkün olmayacaktır. Bu, doğal olarak halka da sirayet edecektir.

SİYASETİN TARZININ DEĞİŞMESİ, ÜLKENİN TARZINI TÜMDEN DEĞİŞTİRECEKTİR.

SEVGİYLE YAPILAN SİYASET, O ÜLKENİN HALKINA SEVGİYLE ERİŞİLEBİLECEĞİNİ GÖSTERECEKTİR. İnsanlar, hayattan da siyasetçilerden de ümitvar olabileceklerdir. Hem kendi gelecekleri hem de ülkelerinin geleceği için güzel beklentiler taşıyabileceklerdir. Bu, her bakımdan ülkeye yeni bir nefes getirecektir.

Siyasetteki yumuşama, kaçınılmaz olarak haber programlarının içeriklerine, yeni üretilen film ve dizilere ve diğer tüm yayınlara da sirayet edecektir. Halk artık cinayetleri, kavgaları, nefret ve öfkeyi değil; sevgi ve merhameti talep eder hale gelecektir.

Her konunun çözümünde sevgi olduğu gibi, siyasetteki soğukluğun, gerginliğin, insanlar arasındaki huzursuzluğun çözümü de SADECE SEVGİDİR.

Müvekkil, tüm siyasi partilere bu konuyla ilgili olarak seslenmek istemektedir: SEVGİYLE SİYASET, MÜMKÜNDÜR.

Bunun en baş koşulu, siyasetteki üslubun daha da yumuşamasıdır. Siyasette yumuşama, toplumun üzerindeki bu kara bulutları dağıtacak, ülkeye mutlaka çok büyük güzellikler getirecektir.

Tüm siyasi partilerimizi, tüm ülkenin aydınlanmasına vesile olacak bu sevgi dolu üsluba davet ediyoruz. 02.12.2025

Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir