Küçük Yaş Mağdur Yalanı Dilara Aktunç -3-

By gundem
8 Min Read

Sayın Cumhurbaşkanımız,

Dilara Aktunç’un yanında kaldığı hiçbir aile büyüğü ve aile ferdi, 21 yıl boyunca, Dilara ile ilgili olarak cinsel istismar iddiasında bulunmamış veya bu konuda şikayetçi olmamıştır. Üstelik bu aile büyükleri, anne Zeynep Yalçın ve baba Fırat Develioğlu’nun müvekkil ile tanıştığını ve Dilara’yı da müvekkille tanıştırdıklarını gayet iyi bilmektedirler. Söz konusu aile büyükleri şunlardır:

  • Anne Zeynep Yalçın
  • Baba Fırat Develioğlu
  • Babaanne Emekli Ceza Hakimi Ayla Develioğlu
  • Dede (baba tarafı) Doktor Ömer Lütfi Develioğlu
  • Anneanne Çocuk Doktoru Günay Yalçın
  • Dede (anne tarafı) Emniyetten Sorumlu İstanbul Vali Yardımcısı ve Sarıyer Eski Belediye Başkanı Mehmet İhsan Yalçın
  • Dayı Mukbil Yalçın
  • Amca Mehmet Murat Develioğlu

Dilara Aktunç, doğumundan itibaren evlenene kadar babaannesi ve büyükbabası ile birlikte yaşamış, ayrıca hafta sonlarını anneannesi ve dedesi ile birlikte geçirmiş, 2005’ten itibaren babası Fırat Develioğlu ile de görüşmelerini sürdürmüştür. Daha sonra da evlenmiş ve bir çocuk sahibi olmuştur.

Dilara Aktunç’un gerek ailesiyle beraber yaşarken ve babasıyla görüştüğü süreçte, gerekse evlendikten sonra, 1996–2007 yılları arasında müvekkil tarafından uğradığını iddia ettiği sözde cinsel istismar olaylarını YILLARCA HİÇ KİMSEYE anlatmaması, 2018 yılına kadar beklemesi dikkat çekicidir. Dilara Aktunç’un akıl ve ruh sağlığı yerindedir; anneanne, babaanne ve dedelerin tanık beyanlarına göre DIŞADÖNÜK VE HİÇBİR KONUDA LAFINI ESİRGEMEYEN, HAKKINI SONUNA KADAR SAVUNAN karakterdedir. Tüm bu özelliklere sahip, metropolün ortasında aktif ve sosyal bir yaşam süren, eğitimli, evli ve bir çocuk sahibi bir anne olarak, başına geldiğini iddia ettiği sözde istismar olaylarını hiçbir resmi makama daha önce iletmemesinin,21 YIL BOYUNCA SUSMASININ açıklanabilir yönü yoktur.

Dahası Dilara’nın, kendisine hafta sonları bakan anneannesi çocuk doktoru, dedesi ise Emniyetten sorumlu Vali Yardımcılığı yapmış, Sarıyer belediye başkanlığı da dahil önemli görevlerde hizmet etmiş bir mülki amirdir (Mehmet İhsan Yalçın). Yine Dilara’nın sürekli yanında kaldığı babaannesi Ağır Ceza Hakimi, dedesi ise doktordur. Yani Dilara’nın yanında yaşadığı büyükleri eğitimli, nüfuzlu, etkili ve çevresi geniş insanlardan oluşmaktadır. Buna rağmen Dilara, hiçbir aşamada iddia ettiği istismar eyleminden aile büyüklerine bahsetmemiştir. Şunu belirtmek gerekir ki; kariyerleri ve tecrübeleri gereğince Dilara’nın gerek anneannesi gerek babaannesi gerekse dedeleri cinsel yönden istismar edilen bir çocuğu hemen teşhis edebilecek nitelikte kişilerdir. Ancak onlar, kendi yetiştirdikleri çocukta böyle bir anormallik fark etmemiş, hatta bundan şüphelenmemişlerdir bile. Sadece bu bile, Dilara’nın isnatlarının yalan olduğunu anlamak için yeterlidir.

Dilara gibi kişilik olarak dikkat çekmeyi seven ve akranlarından çok daha dışadönük olan bir kişinin, o yaşlarda veya sonrasında bu durumdan aile içinde hiç bahsetmemesi, aynı zamanda da hiçbir şey olmamış gibi hayatını yaşamaya devam etmesi, büyüklerinde şüphe dahi oluşturmayacak bir rahatlık içinde bunu yapması hayatın olağan akışına şiddetle aykırıdır. Bu, normal bir çocuk profili için bile imkansız bir senaryoyken, Dilara gibi lafını esirgemeyen, baskın bir çocuk için imkansız ötesidir.

DİLARA, HİÇBİR AŞAMADA BÖYLE BİR İSTİSMAR OLAYINDAN BAHSETMEMİŞTİR, ÇÜNKÜ DİLARA’NIN BAŞINA BÖYLE BİR İSTİSMAR OLAYI HİÇBİR ZAMAN GELMEMİŞTİR. Konunun birdenbire 2018 yılında filizlenmesi ve tam da babasının kurguladığı bir kumpas soruşturması kapsamında dile getirilmesi elbette ki bir tesadüf değildir. Şaşılacak bir gerçektir ama, FIRAT DEVELİOĞLU, ŞİDDETLİ HUSUMETİ UĞRUNA AÇIKÇA KENDİ KIZINI HARCAMIŞ, AĞZA ALINMAYACAK İSTİSMAR YALANLARINI KIZININ KENDİ ÜZERİNDEN ANLATMASINA ÖNAYAK OLMUŞ VE BU KUMPAS DAVASI İÇİN AÇIKÇA KENDİ ÖZ KIZINI İFTİRACI OLARAK KULLANMIŞTIR. Kızının, olmadık cinsel içerikli iftiraları kendisi üzerinden anlatmasından, bunu mahkemede yüzlerce kişi önünde yapmasından ve bunun basında dev sayfalar halinde yer almasındanRAHATSIZ DAHİ OLMAMIŞTIR. Sadece bu bile, husumetli müşteki Fırat Develioğlu’nun garip kişiliği hakkında bilgi vermektedir.

Fırat Develioğlu’nun, eski eşi Zeynep Yalçın’a da özel husumeti bulunduğunu burada belirtmek gerekir. Fırat Develioğlu, camiadan ayrılırken eşinin de kendisiyle birlikte gelmesini, kendisini tercih etmesini istemiştir. Ancak Zeynep Yalçın, müvekkilin yanında kalmayı tercih etmiş ve Fırat Develioğlu’nun teklifini reddetmiştir. Zeynep Yalçın’ın bu tercihi, Fırat Develioğlu için hem müvekkile hem de eski eşi Zeynep Yalçın’a yönelik husumet geliştirmesine neden olmuş ve bu kini yıllarca içinde tutmuştur. Bugün müvekkile yönelik kumpas kurmasının, kendi öz kızını bu kumpas için kullanmasının en büyük nedeni, bir türlü dinmeyen bu kini, husumetidir.

Dilara Aktunç mahkeme huzurundaki 06.08.2020 tarihli ifadesinde, 21 yıl boyunca hiçbir şikayet girişiminde bulunmadığını açıkça itiraf etmiştir:

DİLARA AKTUNÇ: “…30 yıldır bugünü bekliyorum takdir edersiniz ki…”

DİLARA AKTUNÇ: “…zaten bugünü bekliyorum, hesaplaşma gününü bekliyorum otuz senedir…”

30 yıldır bugünü bekliyorum takdir edersiniz ki garip bir ifadedir. 30 yıldır niye bugünü beklemiştir ve mahkemenin bunu takdir etmesini neden beklemektedir? Bir istismar yaşadıysa beklemesi için hiçbir gerekçesi olmayan bir insan söz konusudur. Bunu şikayet konusu yapmadıysa bile, Dilara Aktunç’un yaşadığını iddia ettiği olayları ailesine anlatmış olması gerekir. Dilara’nın, iddia ettiği olayları YILLARCA NE AİLESİNE NE DE RESMİ BİR MAKAMA ANLATMAMASI Yargıtay tarafından da bozma sebeplerinden sayılmaktadır.

Çocuk doktoru anneanne Günay Yalçın ve vali yardımcılığı yapmış, Sarıyer eski belediye başkanı dede Mehmet İhsan Yalçın, mahkemeye sunmuş oldukları tanık beyanlarında, Dilara’nın bu konudan hiç bahsetmediğini ve Dilara’da, kendilerinin şüphelenmelerine mahal verecek herhangi bir tavır değişikliği gözlemlemediklerini beyan etmişlerdir:

Anneanne Günay Yalçın’ın mahkemeye sunduğu 07.11.2020 tarihli beyandan:


Anneanne Dr. Günay Yalçın’ın mahkemeye sunmuş olduğu söz konusu tanık beyanı, diğer tüm delillerle birlikte Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi tarafından BOZMA GEREKÇESİ yapılmıştır:

Dilara’nın dedesi, Vali Yardımcısı ve Sarıyer Eski Belediye Başkanı Mehmet İhsan Yalçın’ın 16.09.2022 tarihli beyanından:

 

Dilara’nın dayısı Mukbil Yalçın da. eğer yeğeni gerçekten bir cinsel istismara uğrasaydı çok farklı davranacağını ve bunu muhakkak belli edeceğini mahkemeye sunduğu tanık beyanında şu şekilde ifade etmiştir:

Bir çocuğun olası bir istismar durumunda ilk başvuracağı kişi kuşkusuz ki ailesinde en yakınında olan kişidir. Ailesinde mağdur profilini bu denli iyi bilen aile büyüklerinin olduğu bir ortamda ise, çocuk kendisi anlatmasa bile, kısa bir süre içinde bu mağdur çocuktaki değişiklikler anlaşılacaktır. Kaldı ki, Dilara Aktunç, cinsel istismarın yıllarca devam ettiğini iddia etmektedir. Dilara Aktunç’un, yıllarca devam ettiğini iddia ettiği bu sözde istismar olayından bu süreç boyunca hiçbir aile büyüğüne bahsetmemesi, bir istismar mağdurunu hemen teşhis edebilecek bilinçteki aile bireylerinin de hiçbir aşamada DilaraAktunç’ta bir değişiklik gözlemlememesi ORTADA HİÇBİR ZAMAN BİR CİNSEL İSTİSMAR OLMADIĞININ SOMUT DELİLLERİNDEN BİRİDİR.

Dahası Dilara Aktunç, böyle bir konudan okul hayatı boyunca da kimseye bahsetmemiştir. Geçirdiği okul süreci uzundur; ilkokul, orta okul, lise ve üniversiteyi kapsamaktadır. Hiçbir aşamada böyle bir konu gündeme gelmemiştir. Kişinin çocuk yaşlarında başına geldiği iddia edilen böyle bir durum öğretmenlerinin de dikkatini hiçbir aşamada çekmemiştir. Çünkü çocuk, herhangi bir istismara uğramamıştır; dolayısıyla, hiçbir aşamada şüphe oluşturacak anormal bir görüntü vermemiştir. Normal şartlarda psikolojik travma yaşayan çocukların konsantrasyonları zayıf olur ve ders notları düşmeye başlar. Ancak Dilara Aktunç’ta böyle bir durum da olmamıştır. İstismar mağduru bir çocukta olması gereken hiçbir şeyin Dilara Aktunç’ta olmayışı da tek başına, bu istismar suçlamasının bir iftira olduğunu ortaya koymaktadır.

Dilara Aktunç’un istismar iddialarıyla ilgili yalan söylediğine dair bu son derece önemli delilleri takdirinize sunar, saygılarımızla bilgilerinize arz ederiz.

Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir